Kasık fıtığının en belirgin belirtisi, kasıkta görülen ağrısız bir şişliktir. Hastaların çoğu hekime kendi teşhislerini koymuş olarak gelirler. Etrafında fıtık ameliyatı olanlardan bilgi sahibi olurlar ya da Google’a sordunuz mu da doğruya yakın bilgilere ulaşabilirsiniz. Şişlik, yavaş yavaş büyüyebilir. Bazı hastalar öksürdükten sonra oldu ya da spor sırasında aniden belirdi gibi ifadelerle nasıl fark ettiklerini anlatırlar.
Neden Fıtık Oluruz? Başka bir konudur ve blog yazımda ayrıntılı yazdım.
Başlıca belirtileri sıralayacak olursak:
– Kasıkta şişlik
– Şişliğe eşlik eden yanma hissi ya da tek başına yanma hissi
– Şişliğin yatar durumda kaybolması, ayakta iken ortaya çıkması
– Şişliğin ıkınma ile büyümesi
– Şişliğin bastırmak ile kaybolması
– Şişlikte gurultu duyulması, hareket hissedilmesi
– Şişliğin sert ve ağrılı hatta sancılı olması (Bu acil olduğunu gösterir!)
Kasık fıtıklarında hafif ağrının ve yanmanın en büyük nedeni, fıtık içine giren organların – ki çoğunlukla bağırsaktır – kasıktaki sinirlere yaptığı baskıdır. Bu ağrı ve yanma ayakta iken, uzun süre yürüyünce ya da sportif bir aktivite sırasında artar ve dinlenince ve yatınca genellikle kaybolur. Ağrı, kasıkta sınırlı olabileceği gibi, uyluğa, testislere, genital bölgeye yasnıyabilir. Ikınma, öksürme ya da idrar yaparken karın içi basıncı arttığından şişlik de büyüme olur. Genellikle fıtığın içine giren organ bastırmakla yerine itilir ve şişlik kaybolur. Fıtık şişliğinin içinde bağırsak var ise bağırsak hareketleri ve gurultu kasıkta hissedilir.
Ancak fıtık içine giren organlarda sıkışma ve boğulma var ise aşağıdaki belirtiler ön plana çıkar:
– Daha önce girip çıkan şişliğin artık kaybolmaması
– Şişliğin sertleşmesi
– Şişlik bölgesinde kızarıklık
– Şiddetli ağrı
– Eşlik eden bulantı ve kusma
Bu belirtilerin hepsi ya da bir kısmının olması fıtığın boğulduğunu düşündürür. Bu durumda derhal bir hastanenin acil kliniğine gidilmelidir.
Yukarıda yazılı belirtileri olan kişilerde, bir cerrahın muayene ile tanı koyma olasılığı 95%’dir. Şüphe durumlarında ek tanı yöntemlerine baş vurulmalıdır. Nedir bunlar:
– Ultrason
– Bilgisayarlı Tomografi (BT)
– Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR)
– Herniografi
– Tanısal laparoskopi
Ultrason, en pratik, hızlı, ucuz tanı yöntemidir. Sonuçları güvenilir. Yalnız ultrasonun dinamik yapılması yani çekim sırasında hasta ıkındırılarak inceleme yapılması doğrudur. Bu şekilde başlangıç durumundaki küçük fıtıklar görünür hale gelebilir. Radyoloji uzmanları, kasık fıtığı için yaptıkları ultrason incelemesini anlatan raporlarında fıtığın çapından bahsederek ölçü yazarlar. Bu ölçüm biz cerrahlar için hiç birşey ifade etmez. Bizim raporda görmek istediğimiz; fıtığın derin epigastrik damarların ne tarafında olduğu (Medial ya da lateral), kord lipomu olup olmadığı, fıtık içeriği organın ne olduğu, femoral kanalda fıtık olup olmadığı gibi önemli detaylardır.
BT, kasık fıtıklarında öncelikle tercih ettiğimiz bir görüntüleme tekniği değildir. Ancak acil kasık fıtıklarında yani sıkışmış/boğulmuş olanlarda tanısal anlamı vardır. Artık acil kliniklerde kolay ulaşılabilen bir yöntem olduğundan çok değerlidir. Fıtık dışında diğer olabilecek sorunları da ortaya koymada faydalıdır.
MR, kasıkta seçkin bir görüntüleme yöntemidir. Özellikle fıtığa eşlik eden ağrı, ya da şişlik olmaksızın ağrı var ise değerlendirmek için MR çok faydalıdır. Her kasık ağrısını fıtıktandır deyip hemen ameliyat etmeye çalışılmamalıdır. Ağrının diğer nedenleri göz önüne alınmadan ve olasılıkları elenmeden yapılan bir fıtık ameliyatı, ağrı yönünden başarısızlıkla sonuçlanabilir. MR özellikle kadınlarda daha sık gördüğümüz femoral fıtıkların tanısında faydalıdır. Kadınlarda daha çok ön planda düşünülmelidir. Kadınların kasık fıtıkları özellikler içerir ve fıtık laparoskopik yöntemlerle onarılmalıdır.
Herniorafi, günümüzde artık kullanılmayan bir görüntüleme tekniğidir. Karın içine radyoopak madde verilerek, ayakta düz karın grafisi çekilir ve kasıkta fıtık görüntülenmeye çalışılır. İnvaziv bir yöntem olduğundan ve hassasiyeti düşük olduğundan artık yapılmamalıdır.
Tanısal laparoskopi, tanı yöntemlerinden en son seçenektir. Burada, tanı amaçlı, laparoskopik yöntem kullanılarak küçük çaplı bir teleskop (5 mm -30 derece) kullanarak her iki kasığın direkt görüş altında muayenesi yapılır. Eğer fıtık görülür ise aynı anda fıtık onarımı da gerçekleştirilir. Bu da sık baş vurmadığımız bir seçenektir. Ancak yeri geldiğinde çok faydalıdır.
Kasık fıtığı tanısı genellikle kolay konabilen bir hastalıktır. Fıtığınız var ise ilk fırsatta bir cerraha görünmelisiniz. Potansiyel risklerini öğrenin. Unutmayın ki fıtığın tek tedavisi ameliyattır. Fıtıklar zamanla büyür. O nedenle Fıtık Ameliyatınızı Geciktirmeyin!
‘Erken fıtık ameliyatı hem hasta hem de cerrah için rahattır’.