• Balmumcu, Bestekar Şevki Bey Sok. 16, Beşiktaş, İstanbul

Karın Duvarı Merkezi: Türkiye İçin Çağrı!

Karın duvarı cerrahisi, özellikle kompleks vakalarda uzmanlık ve özel merkezler gerektiren kritik bir alandır. Bu yazı, Türkiye’de bu konuda atılması gereken adımları özetlemek ve farkındalık yaratmak amacıyla kaleme alındı.

Fıtık ameliyatları, cerrahi pratikte en sık yapılan ameliyatlardan biri olmasına rağmen, basit bir rutin işlem olarak görülmemelidir. Özellikle tekrarlayan fıtıklar, büyük karın duvarı defektleri, parastomal fıtıklar ve yama enfeksiyonları gibi kompleks vakalar, standart cerrahi yaklaşımlarla çözülemeyen ciddi sorunlara yol açabilir. Bu tür vakalarda başarılı sonuçlar alabilmek için multidisipliner bir yaklaşım, deneyimli ekipler ve özelleşmiş merkezler gereklidir. Avrupa’da bu ihtiyaç çoktan fark edilmiş durumda. Almanya başta olmak üzere pek çok ülkede, karın duvarı cerrahisi alanında uzmanlaşmış merkezler mevcut ve bu merkezler ulusal dernekler tarafından sertifikalandırılıyor. Örneğin, Alman Fıtık Derneği (DHG), bu merkezleri belirli kriterlere göre değerlendiriyor ve düzenli denetimlerle kaliteyi garanti altına alıyor. Ayrıca, Avrupa Tıp Uzmanları Birliği (UEMS) karın duvarı cerrahisini bir yan dal olarak tanıdı ve bu alanda sınavla diploma veriyor. Bu gelişmeler, karın duvarı cerrahisinin artık kendi başına bir uzmanlık alanı haline geldiğinin en önemli göstergeleri.

Türkiye’de ise bu alanda henüz yeterli yapılanma bulunmuyor. Oysa kompleks fıtık vakaları, özel bir ilgi ve uzmanlık gerektiriyor. Defalarca ameliyat olmuş, karın duvarında ciddi deformasyonlar gelişmiş hastaların tedavisi, geleneksel yöntemlerle mümkün olmayabiliyor. Benzer şekilde, kasık fıtığı ameliyatları sonrası gelişen kronik ağrı, hastaların yaşam kalitesini ciddi şekilde bozabiliyor ve bu sorunun çözümü için multidisipliner bir yaklaşım şart. Bu nedenle, özellikle üniversite hastaneleri ve eğitim araştırma hastaneleri bünyesinde karın duvarı cerrahisi merkezlerinin kurulması büyük önem taşıyor. Bu merkezler, yalnızca cerrahi tekniklerle sınırlı kalmamalı; hasta optimizasyonu, ağrı yönetimi, plastik cerrahi iş birlikleri ve uzun dönem takip gibi konuları da kapsayan bütüncül bir yaklaşım benimsemelidir.

Peki, bu merkezler nasıl olmalı? Öncelikle, yüksek hasta hacmi ve deneyimli cerrahlar temel gerekliliklerden. Avrupa’daki örneklerde olduğu gibi, yılda belirli sayıda fıtık ameliyatı yapılması ve bu ameliyatların sonuçlarının düzenli olarak kayıt altına alınması yani ayrı bir veritabanına kaydedilmesi şart. Komplikasyon oranlarının belirli seviyelerin altında tutulması, hasta memnuniyetinin ölçülmesi ve bilimsel araştırmalara katkı sağlanması da merkezlerin kalitesini artıracak unsurlar arasında. Teknolojik altyapı da göz ardı edilmemeli; laparoskopik, robotik ve açık tekniklerin tamamına hakimiyet, preoperatif planlama için gelişmiş görüntüleme yöntemleri ve yenilikçi tedavi seçenekleri bu merkezlerin olmazsa olmazları arasında yer almalı.

Türkiye’de bu alanda atılacak adımlar, hastaların yaşam kalitesini doğrudan etkileyecektir. Kompleks fıtık vakalarının doğru merkezlere yönlendirilmesi, nüks oranlarını düşürecek ve cerrahi başarıyı artıracak ve en önemlisi hastaların yaşam kalitesini artıracaktır. Ayrıca, bu merkezler sayesinde karın duvarı cerrahisi alanında yapılacak bilimsel çalışmalar, uluslararası arenada ülkemizi temsil edecek nitelikte olacaktır. Bu süreçte, öncelikle üniversite ve eğittim araştırma hastanelerinin yanısıra Türk Fıtık Derneği harekete geçmelidir. Sertifikasyon kriterlerinin belirlenmesi ve eğitim programlarının hayata geçirilmesi büyük önem taşıyor.

#FıtıkAslaSadeceBirDelikDeğil benim kendi yarattığım bir etiket. Karın duvarı cerrahisi artık ‘basit bir fıtık ameliyatı’ olarak görülemez. Bu alan, kendine özgü zorlukları ve çözümleri olan bir uzmanlık dalı haline gelmiştir. Türkiye’de bu bilincin yaygınlaşması ve özelleşmiş merkezlerin kurulması, hem hastalar hem de cerrahlar için büyük bir kazanım olacaktır. Bu konuda adım atmak isteyen meslektaşlarımla bilgi ve deneyimlerimi paylaşmaktan mutluluk duyacağım. Birlikte çalışarak, karın duvarı cerrahisinde yeni bir sayfa açabilir ve hastalarımızın yaşam kalitesini yükseltebiliriz. Unutmayalım ki, bir fıtık ameliyatı yalnızca bir cerrahi işlem değil, hastanın hayatını derinden etkileyen bir süreçtir. Bu süreci en iyi şekilde yönetmek, hepimizin ortak sorumluluğudur.

Whatsapp